MAKALE ÖZETİ
Madde kullanımı ve bağımlılık çağımızın en büyük tehditlerinden birini oluşturmaya başlamıştır. Amerika ve Avrupa’da yaygınlığı ciddi boyutlara varmış ve önlemi alınmaya başlanmıştır ama maalesef ülkemizde de gitgide yaygınlaşan bu tehlike gençlerimizi çok olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Bu yüzden de bu konuda bilgi sahibi olmak madde bağımlılığını önleme ya da tedavi etme açısından çok önemlidir. Madde bağımlılığı toplum için sosyal, ekonomik, psikolojik bir çok problemi de beraberinde getirir. Bu konu bir tabu olarak görüldüğü ve fazla konuşulmadığı için de zamanında fark edilememekte, gençler bilgilendirilememekte ve yardımcı olunmakta vakit kaybedilmektedir.
Madde bağımlılığıyla ilgili birçok rivayet vardır; bunların doğrularının bilinmesi ve yanlışların düzeltilmesi için bu konunun konuşulması ve insanların bilgilendirilmesi gereklidir. Örneğin; uyuşturucu kullanan gençlerin çoğu uyuşturucu kullanmaya devam eder veya yetişkinlik dönemlerinde uyuşturucu bağımlısı haline gelir demek tamamen doğru değildir ama gençlikte uyuşturucu kullanımı çok büyük risk taşır. Ya da uyuşturucu kullananlar çok zayıf iradeli, depresif ve korkulur insanlardır demek yanlıştır; bağımlılık en başta fiziksel bir hastalıktır ve kişiyi etkileyen psikolojik faktörlerin bilinmesi de önemlidir. Her ne kadar yasal olsalar da tütün ve alkol de bağımlılık yapan ve kişiye zarar veren maddelerden en önemlileridir, hatta belki kültürümüzün içine doğal bir şey olarak işlediği için de zararları çoğu zaman gözardı edilmektedir. Maddenin kötüye kullanımının çok küçük derecelerinin bile (örneğin, alkol, marihuana, ve uçucular) olumsuz sonuçları olabilmektedir. Uyuşturucu kullanımı ve bağımlılığından hayat alanları içinde en çok etkilenenler, tipik bir şekilde okul ve ilişkiler, özellikle de aile ilişkileridir.
Gencin uyuşturucuya ilgisinin arttığının işaret eden önemli şey uyuşturucu kullanımının gencin günlük hayatının bir parçası haline gelmesidir. Uyuşturucuyla haşır neşir olmak önceden önemli olan faaliyetleri, hobileri, ilgi alanlarını ortadan kaldırır, ve gencin kendi hakkındaki düşünce ve duygularını çarpıtır. Çoğu zaman arkadaş grupları değişebilir (kişi madde kullanımını destekleyen ve ona madde sağlayan kişilerle beraber olmayı tercih etmeye başlar) ve aile ilişkileri daha mesafeli, iletişimsiz ve çatışmalı hale gelebilir.
Kullanılan maddeler çok çeşitli olmakla beraber ülkemizde en çok kullanılan maddeler; sigara, esrar (marihuana), uçucu maddeler (tiner, Bally vs.), eroin, kokain ve haplardır. Özellikle sigaraya başlama yaşı çok düşmüş ve genç kesimde çok yaygınlaşmıştır. Yapılan araştırmalarda sigaranın ileride diğer maddelerin kullanımında bir geçiş yolu olabileceği gösterilmiştir. Bağımlılık bir süreçtir; madde kullanan kişi gitgide kullanım sıklığını arttırmakta (çünkü artık madde merak edilen ve korkulan bir şey olmaktan çıkmıştır), eskiden etkisini hissettiği dozu yavaş yavaş az bulmakta, arttırmakta (çünkü kişinin bu maddeye karşı toleransı artmıştır, eski doz aynı etkiyi yapmamaktadır) ve madde kullanımını bıraktığı zaman ciddi yoksunluk belirtileri hissetmeye başlamaktadır (bu yoksunluk belirtileri kimi zaman çok ciddi fiziksel rahatsızlıklara yol açar, kişinin maddeyi bırakmasını çok zor hale getirir). Kimi maddelerde bağımlılık zamanla geliştiği gibi kokain, eroin ya da ecstacy gibi maddeler kişinin bünyesine göre ilk seferde bile bağımlılık yapma riski taşır. Gençlikte madde kullanımının süregelme durumu gencin çevresinde veya kendisiyle ilgili problemler olduğunu ve derhal ele alınması gerekliliğine işaret eder.
Gençlik madde bağımlılığı problemlerinin tek bir sebebi yoktur. Madde bağımlılığı zamanla gelişir; birden patlayan bir kullanım veya bağımlılık şeklinde başlamaz. Bir gençte madde kullanımı problemlerinin gelişmesinde değişik bir takım yollar vardır. Merak etmek ve arkadaş baskısı gençleri madde kullanımına iten en önemli faktörlerdir. Gençlerde madde kötüye kullanımı problemlerinin gelişmesine yol açan bazı etkenler şunlardır:
Bağımlılığın gelişmesi zaman alır, bu bir süreçtir. Bu yüzden de madde kullanımının erken fark edilmesi ve önleminin alınması çok önemlidir. Öncelikle ebeveyn iyi ve dikkatli bir gözlemci olmalıdır, özellikle de gencin hayatını oluşturan küçük detaylarda. Genel işaretler, mesela dış görünüşü, arkadaşları veya fiziksel sağlığındaki belirgin değişiklikler soruna işaret ediyor olabilir. Bunun haricinde madde kullanan genç daha fazla para harcamaya başlar ki madde bağımlılığının daha ilerlemiş hallerinde ailesinden, arkadaşlarından para, satmak için eşya vs. çalma durumları dahi görülebilir. Ebeveynler çocuklarına bu konu hakkında yaklaşırken yargılayıcı ve katı olmamalı, tam tersi çocukla iletişim kurmalı ve madde kullanımı problemini çözmek konusunda onu destekleyeceğini hissettirmelidir. Ebeveynler kendilerini suçlayıp panik olmamalı, bunun bir hastalık ve öncelikle fiziksel olduğunu kabul edip soğukkanlılıkla yardım yolları aramalıdır. Aynı zamanda şunu unutmayın ki bağımlılık tedavisinde en önemli unsur kişinin bunu istemesi ve kendini hazır hissetmesidir; zorlama ve tehdit geçici olarak işe yarar gibi görünse de ilerde bu davranışın tekrarlamasına yol açabilir. O yüzden de çocukla iletişim, yargısız yaklaşım ve empati çok önemlidir. Aşağıdaki liste çocuğunuzun hayatını gözlemlerken size yardımcı olacaktır:
Öncelikle gencin bağımlılık seviyesi önemlidir. Araştırmalar Aile Terapisinin madde kullanımı ve bağımlılığını önleme ve tedavi etmede çok etkili olduğunu kanıtlamıştır. Vasıflı bir Evlilik ve Aile Terapisti gencin madde kullanımı problemini değerlendirip en uygun tedaviye yönlendirecektir. Eğer madde kısa bir süredir kullanılıyorsa kişiyi madde kullanımına iten faktörler belirlenecek, problem çözme becerileri geliştirilecek ve ailenin de desteğiyle önleme yolları aranacaktır. Eğer bağımlılık gelişmişse tedaviye hemen başlanmalıdır. Ayakta ya da yatarak tedavi yardımcı olacaktır.
Tedavi ile birlikte yürütülecek olan aile terapisi seansları aile içindeki iletişime odaklanıp kişilerin çatışmalarının kaynaklarını araştırıp, problem çözme becerilerini ve olaylarla başa çıkma yeteneklerini geliştirecektir temel olarak.
Ebeveynlerin, çocuklarının gelişimini, bebeklikten başlayarak gençlik yılları boyunca da etkileyebilecek bir güçleri olduğunun farkında olmaları gerekir. Gençlik çağı aile hayatında yeni ve önemli bir evredir; adaptasyon sürecinde bazı problemler yaşansa da farkındalık ve iyi iletişim işleri kolaylaştıracaktır. Genç, yetişkinliğe adım atmakta, kendini sorgulamakta, kimliğini bulmaya çalışmakta ve kendinin daha farkında olduğu bir döneme girmektedir. Öngörülen değişiklikler yalnızca gence ait değildir; ebeveynlerin de gençle ilişkilerini değiştirmeye, bazı yeniliklere adapte olmaya ihtiyaçları vardır. Aile fertlerinin birbirlerini desteklemeleri, olumlu olumsuz tüm şartlarda beraber olacaklarını belirtmeleri ve sevgilerini birbirlerine ifade etmeleri çok önemlidir. Yaşam döngüsünün bu evresindeki mücadeleler konusunda, özellikle de madde denenmesi ve kullanımı ile ilgili olanlar konusunda ebeveynlerin çocuklarının hayatında aktif bir rol alması gerekmektedir. Kendilerinin de zamanında madde ile ilgili sorunları olmuş olsa bile ebeveynler çocuklarına bu konuda açık konuşmaktan çekinmemelidir. Bu konuyu çocuğumla konuşursam uyuşturucu kavramını aklına sokarım endişesi doğru değildir, tam tersi konuşulmadıkça bu konu çocukta daha fazla merak uyandıracak ve bilgisizliği yüzünden de anlık yanlış kararlar verme riski artacaktır. Burada dikkat edilmesi gereken konu ebeveynin kendisinin madde bağımlılığı konusunda yeterli bilgiye önceden sahip olması gerektiğidir ki bunu çocuğuyla paylaşırken inandırıcı olsun.
Ebeveynler, sigara, uyuşturucu ve alkol hakkında çocuklarına karşı sınırları çok iyi ve açık çizmelidir. Aynı zamanda çocuklarına iyi birer rol modelleri olmalıdır; çocuklarında görmek istemedikleri davranışları kendileri yapıp sonra da yasak koymak inandırıcılıklarını azaltacaktır. Çocuklar ve gençlerin, ebeveynlerin koyduğu kural ve beklentilerin, ebeveynlerin onlara duyduğu sevgi ve iyiliklerini düşünmelerinden kaynaklandığını anlamaları önemlidir bunun için de iyi bir iletişim şarttır.
Ebeveynler ayrıca, gencin arkadaşları ve sosyal aktiviteleriyle aktif olarak ilgilenmelidir; ne yapıyor, nerede, ne zaman gibi. Gençlerle kaliteli zaman geçirmek ve iyi örnek oluşturmak gereklidir. Aynı zamanda onların arkadaşlarını ve arkadaşlarının ailelerini tanımak da çok önemlidir. Uyuşturucu bağımlılığı gibi problemler gencin hayatında zaten varsa bile, ebeveynlerin ve ailelerin, gencin davranışı üzerinde olumlu etkileri olabilir.
Madde bağımlılığı problemiyle bize gelen genç ve ailesinden öncelikle beraber veya ayrı seanslar seklinde, aile bireyleri ve madde kullanımı/bağımlılığı süreci hakkında detaylı bilgi alınır. Gencin madde kullanımı ya da bağımlılık seviyesinin belirlenmesi önemlidir çünkü buna dayanarak tedavi farklı şekillerde yürütülür. Eğer bağımlılık çok ilerlemişse genç dışarıdan bir de rehabilitasyon programına yönlendirilir ve bu aile terapisiyle beraber sürdürülür ki maksimum sonuçlar alınsın, genç bir daha bağımlılığına dönmesin. Eğer madde kısa bir suredir kullanılıyorsa kişiyi madde kullanımına iten sebepler belirlenecek, problem çözme becerileri geliştirilecek ve ailenin de desteğiyle önleme yolları aranacaktır. Daha başında olan bir bağımlılık sürecini önlemek herkes için çok önemlidir.
Madde bağımlılığı teşhisiyle terapiye getirilen genç eğer zorla geldiğini düşünüyor, maddeyi bırakmak istemiyor ya da kendini henüz hazır hissetmiyorsa, kişinin gerekli motivasyonu kazanması için gerekenler yapılır, gelecekte olması olası senaryolar tartışılır ve direncinin sebepleri öğrenilir. Bir kişiye zorla madde bağımlılığını bıraktırmak mümkün değildir, kişi önce kendisi istemeli ve kendisini hazır hissetmelidir. Ancak bundan sonra kendisini bekleyen zorlu süreçte ona rehber olacak terapist ve destek olacak ailesi tedavi açısından devreye girer.
Madde bağımlılığı tedavisinde aile terapisi çok önemli bir rol oynamaktadır çünkü madde bağımlılığı konusu kökeninde birçok faktörü de içermektedir; bunu sadece fiziksel bir bağımlılık olarak görmemek lazımdır. Aile içi çatışmalar, iletişimsizlik, zayıf problem çözme ve uzlaşma becerileri, depresyon, yaşanmış travmalar, düşük özgüven, kayıplar, kaçış vs. hepsi madde kullanımına yönelten veya kullanımı devam ettiren faktörlerdendir. Bununla beraber madde bağımlılığı tedavisinde ailenin bilgilenmesi, anlayışı ve desteği de iyi sonuçlar almak için çok önemlidir.
Tedaviyle paralel giden terapi seansları ayrıca madde kullanımını bırakmış kişinin bunu devam ettirebilmesi için de çok önemlidir çünkü madde kullanımına sebep olan etkenler tespit edilmedikçe, çözülmedikçe, kişi bunlarla başa çıkma yollarını bulmadıkça ve problem çözme becerisi gelişmedikçe, kişinin madde kullanımına ve bunun sonucunda da madde bağımlılığına geri dönmesi kaçınılmazdır, şimdi ya da gelecekte bir gün. Bu yazı dbe.com.tr isimli siteden alınmıştır.
Özel Kariyer Aile Danışma Merkezi, Çalışma Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına Bağlı – Psikolojik Danışmanlık – Aile Danışmanlığı Merkezi olup, Türkiye’de 14 ilde şubesi ile hizmet vermektedir.
Randevu almak için lütfen arayınız. 0322 458 0 458 ve 0544 204 61 82
En İyi Pedagog Adana Pedagoglar çocuk akıl ve ruh sağlığı problemlerinde uzmanlaşmış kişilerdir. Yetişkinlerin dünyası…
En İyi Psikolog Adana Kaldıramadığınız ve zorlandığınız zamanlarda yükünüzü hafifletecek birine ihtiyaç duyarsınız. Ancak bazen…
Adana Aile Dizimi Terapisi Yapan Yerler. Adana'da Aile Dizimi Yapan Yerler, Aile Dizimi Nedir,…
KONUŞMA BOZUKLUKLARI AKICI KONUŞMA BOZUKLUĞU Bu yazımda size Akıcı Konuşma Bozukluğu (AKB), kekemelik…
ADANA AİLE DANIŞMANLIĞI Bireylerin genel olarak karşılaştıkları problemlerin büyük bir kısmı aile ortamlarında sorunların meydana…
ADANA TERAPİ VE ADANA'DA TERAPİ SEANSLARI İLE İLGİLİ MERAK EDİLEN SORULAR Son 2 yıl hepimiz…